Son yıllarda, Katar’ın süper zengin yatırımcıları ve Türkiye’nin dinamik gayrimenkul piyasaları arasında giderek artan bir işbirliği gözlemleniyor. Bu bağlamda, Katarlı sermaye, özellikle Türkiye’nin hızlı büyüyen kentleri olan Bursa ve İzmir’e yönelirken, aynı zamanda Türkiye’den yatırımcılar da Katar’ın başkenti Doha’ya ilgi gösteriyor. Bu iki yönlü akım, hem bölgesel ekonomik entegrasyonu hem de küresel yatırım trendlerini yansıtmaktadır.
Doha: Katar’ın Gayrimenkul Sıçrama Noktası
Katar, 2022 Futbol Dünya Kupası sonrası yapısını yeniden şekillendirmeye devam ediyor. Doha, modern altyapı, uluslararası şirketlerin merkezi ve yüksek kaliteli konut projeleriyle dünya çapında dikkat çekiyor. Katarlı yatırımcılar, özellikle:
- Katara Economic Zone (KEZ) ve Lusail City gibi yeni şehir projelerinde
- Premium ofis ve konut binalarında
- Turizm tabanlı gayrimenkullerde
yabancı sermaye ile ortaklıklar kurmaya başlıyor. Bu projelerde Türk inşaat firmalarının ve gayrimenkul geliştiricilerinin payı giderek artıyor. Türkiye’den gelen yatırımcılar ise, Doha’daki kararlı siyasi iklim, vergi avantajları ve stabil para birimi (Katar riyali) nedeniyle uzun vadeli varlık portföyüne ev sahipliği yapıyor.
Bursa: Türkiye’nin Yeni Gayrimenkul Merkezi
Bursa, İstanbul’a kıyasla daha düşük maliyetli ancak yüksek potansiyelli bir gayrimenkul pazarı haline geliyor. Özellikle:
- Otomotiv ve tekstil sektörünün merkezi olması
- Yüksek eğitim kurumlarının yoğunluğu
- İstanbul’a 1 saatlik ulaşım imkanı
nedeniyle, Katarlı yatırımcılar Bursa’da endüstriyel alanlar, lojistik merkezler ve konut projelerine yatırım yapıyor. Özellikle “Bursa Teknoloji Koridoru” projesi, Katarlı teknoloji fonlarıyla ortaklıklar kurma fırsatı sunuyor.
İzmir: Deniz Kenarı Yatırım Hedefi
İzmir, Ege Bölgesi’nin ekonomik ve kültürel kalbi olarak, Katarlı yatırımcılar için hem turizm hem de konut piyasasında cazip bir hedeftir. Katarlı sermaye:
- Alsancak, Karşıyaka ve Çeşme’de lüks konut projelerine
- Liman tabanlı ticari alanlara
- Sağlık ve eğlence merkezlerine
yöneliyor. Ayrıca, İzmir’in uluslararası havaalanı ve demiryolu bağlantıları sayesinde, bu şehir Katarlı turistler ve uzun süreli ikamet eden yatırımcılar için ideal bir konum kazanıyor.
Ortak Noktalar ve Gelecek Vizyonu
- Yüksek getiri ve döviz kararlılığı: Katar’ın petrodolları, Türkiye’nin düşük faiz politikalarına karşı güvenli varlık arayışını karşılıyor.
- Stratejik konum: Türkiye, Katar’ın Avrupa ve Orta Doğu arasındaki köprüsü; Doha ise Türkiye’nin Petrol Ülkeleri’ndeki varlığını güçlendiriyor.
- Yasal uyum: Türkiye-Katar çift vergilendirme önleme anlaşması ve serbest yatırım kanunları, iki ülke arasındaki gayrimenkul hareketliliğini kolaylaştırıyor.
Sonuç:
Katar ve Türkiye arasındaki gayrimenkul ilişkisi artık sadece finansal bir akış değil, aynı zamanda ekonomik, kültürel ve stratejik bir entegrasyon sürecidir. Doha, Bursa ve İzmir — üç farklı coğrafyada yer alan bu şehirler, artık tekil yatırımlar değil, ortak bir vizyonun merkez noktaları haline gelmektedir.