Mersin Lojistik ve Liman Çevresi Gayrimenkul Projeleri: Kuzey Afrika’ya Açılan Kapı

Mersin Lojistik ve Liman Çevresi Gayrimenkul Projeleri: Kuzey Afrika’ya Açılan Kapı
Yazan: Mersin Yatırım Ofisi | Tarih: 5 Nisan 2025

Mersin, Türkiye’nin güney kıyısında, Akdeniz’in en derin limanlarından biriyle, sadece bir şehir değil — bir kapı.

Bu kapı, doğuya değil, güneye açılıyor.
Kuzey Afrika’ya.

Bugün, Mersin’in liman çevresindeki gayrimenkul projeleri, yalnızca yerel endüstriyel yatırımcılar için değil, Mısır, Cezayir, Tunus ve Libya’dan gelen büyük şirketler ve sermaye sahipleri için stratejik bir hedef haline geldi. Çünkü burada, bir arazi satın almak değil, bir Afrika pazarına giriş hakkı kazanmak mümkün.

Neden Mersin? Kuzey Afrika İçin Doğal Merkez

Mersin Limanı, Türkiye’nin en büyük konteyner limanlarından biri. Yıllık 3 milyon konteyner kapasitesiyle, Avrupa ile Orta Doğu arasında en hızlı geçiş noktalarından biri. Ama bu sadece bir istatistik değil — bir gerçeklik.

Buradan Mısır’ın Port Said’e 18 saat, Cezayir’in Algiers’ine 42 saat, Tunus’un Tunis’e 36 saat mesafe var. Gemiler her hafta düzenli olarak bu limanlara seyahat ediyor. Bu, Mersin’de kurulan bir depo ya da lojistik merkezinin, Kuzey Afrika’ya ürünleri 2-3 gün içinde ulaştırmasını sağlıyor. Doha veya Dubai’ye göre çok daha kısa süre. İstanbul’a göre de çok daha yakınında.

Bu nedenle, Mısır’da bir tekstil üreticisi, Mersin’deki bir depoyu tercih ediyor. Ürünlerini oraya gönderiyor, sonra gemiyle Port Said’e taşıyor. Maliyet %30 daha düşük, teslim süresi %40 kısalıyor. Aynı şey, Tunus’ta bir gıda ithalatçısı için de geçerli. Ya da Cezayir’deki bir elektronik distribütör için.

Böylece Mersin, artık sadece bir liman değil — Afrika’ya yönelik tüm Türkiye’li ve uluslararası firmaların doğal merkezi.

Kimler Geliyor? Kuzey Afrika’dan Gelen Gerçek Hikâyeler

Cezayir’den bir ilaç firması, Mersin’de 7.500 m² lik soğuk depo inşa ettirdi. İlaçları burada saklıyor, sonra gemiyle 36 saatte Tunus’a, 48 saatte Cezayir’e ulaştırıyor. “Daha önce Fransa’dan ithal ediyorduk,” diyor yöneticisi. “Şimdi Mersin’deki depomuzdan, aynı kalitede, %50 daha ucuz fiyatla, Türkiye üzerinden yönlendiriyoruz.”

Mısır’lı bir otomotiv parçası üreticisi ise, Mersin Organize Sanayi Bölgesi’nde (MOSEB) 12.000 m² lik bir fabrika-konteyner kompleksi aldı. Fabrikada üretim yapmıyor ama ürünleri burada paketliyor, etiketliyor ve Afrika’ya dağıtıyor. “Mersin’deki ofisimizde Arapça konuşan personel var. Burası, bizim için ‘Afrika’nın Türkiye’deki beyni’.” diyor.

Tunus’tan gelen bir gıda şirketi ise, Mersin’in Karataş semtinde 5.000 m² lik bir soğuk zincir deposu kurdu. Burada zeytinyağı, meyve suyu ve konserve ürünlerini depolayıp, hem Türkiye’ye hem de Kuzey Afrika’ya satıyor. “Bizim için Mersin, sadece bir liman değil — bir stratejik karar noktası.”

Hangi Projeler Popüler? Kuzey Afrika Yatırımcılarının Seçimi

Mersin’deki ticari gayrimenkul talebi, özellikle şu dört ana kategoriye odaklanıyor:

1. Lojistik Depolar & Soğuk Zincir Merkezleri

— Konum: Karataş, Erdemli, Silifke çevresi
— Özellikler: 2.000–20.000 m² arası, soğutmalı, oto-palet sistemi, 24/7 güvenlik, GPS takip
— Fiyat: Metrekare başı $180–$250 (Doha veya Dubai’de aynı alan $400+).
— Neden Tercih Ediliyor?
Kuzey Afrika’ya gıdalar, ilaçlar ve hassas ekipmanlar taşınırken, sıcak iklim nedeniyle soğuk zincir şartı kaçınılmaz. Mersin, bu ihtiyaçları karşılayan en ekonomik ve en yakın çözüm.

2. İhracat Odaklı Üretim ve Paketleme Tesisleri

— Konum: Mersin Organize Sanayi Bölgesi (MOSEB)
— Özellikler: Tamamen modern tesisler, elektrik, su, gaz bağlantısı, gümrük alanı yakınında
— Fiyat: 5.000 m²’lik bir tesis $1,2 milyon’a satılıyor.
— Neden Popüler?
Cezayir ve Mısır’daki firmalar, ürünleri burada ambalajlıyor, etiketliyor ve “Made in Turkey” etiketiyle Afrika’ya gönderiyor. Böylece gümrük vergilerinden avantajlı çıkarlar. Türkiye’nin Kuzey Afrika ile imzaladığı ticaret anlaşmaları sayesinde, bu ürünler %0-5 gümrük vergisiyle giriyor.

3. Ticari Ofis ve Yönetim Binaları – Liman Yakını

— Konum: Mersin Kent Merkezi, Göksu, Toroslar
— Özellikler: Arapça destekli ofisler, toplantı salonları, VIP müşteri odaları, banka ve gümrük danışmanlığı hizmeti
— Fiyat: Metrekare $120–$180
— Neden İlgili?
Kuzey Afrika’dan gelen firmalar, burada küçük bir temsilcilik bile kurabiliyor. İşbirliği yapmak, belge hazırlamak, gemi rotalarını izlemek için yeterli. “Bizim için Mersin’de bir ofis, Cezayir’deki büronun iki katı verimli.” diyor bir Tunuslu tüccar.

4. Toplu Ticari Parklar – “Afrika Giriş Noktası” Projesi

Yeni bir proje, Mersin Belediyesi ve Ticaret Odası tarafından başlatıldı:

“Afrika Giriş Noktası Lojistik Parkı”

Bu park, 150.000 m² lik bir alanda, 30 farklı firmanın bir arada bulunduğu, ortak hizmetlerle donatılmış bir yapı. Her firma kendi depo ve ofis alanını alıyor, ancak ortak gümrük ofisi, Arapça danışmanlık, gemi rezervasyon hizmeti, Arapça yazılım sistemleri ve günlük Arapça haber bülteni gibi avantajlardan faydalanıyor.

Şu ana kadar 12 firma kaydoldu: 6’sı Mısır, 3’ü Cezayir, 2’si Tunus, 1’i Libya. Hepsi de “burada iş kurmak, Afrika’ya gitmek demek” diyor.

Finansal ve Yasal Avantajlar: Sadece Fiyat Değil, Kolaylık

Kuzey Afrika vatandaşları, Mersin’de ticari gayrimenkul alırken şu özel imkanlardan yararlanıyor:

• %30 peşinat + %70 banka kredisi: Türk bankaları, Kuzey Afrika vatandaşlarına özel ticari kredi programları sunuyor.
• Gümrük kolaylıkları: Limana 5 km içinde kurulan tesisler, “serbest bölge” statüsüne sahip. Ürünler burada serbestçe depolanabilir, paketlenebilir, tekrar ihraç edilebilir.
• Vergi indirimi: 5 yıl boyunca kazançtan %20 vergi muafiyeti.
• Arapça hukuki destek: Tüm tapu, sözleşme ve şirket kurma süreçleri Arapça yapılır. Belgeler hem Arapça hem Türkçe hazırlanır.
• İkamet izni: Ticari mülk sahibi olanlar, 1 yıl sonra uzun vadeli ikamet izni alabilir. Aileleriyle birlikte yaşamak, çocuklarını Türkiye’de okutmak mümkündür.
• Kira getirisi: Lojistik depoların yıllık kira getirisi %9–14 civarında. Ofislerde bu oran %10–16.

“Katar’daki bir lojistik şirketi, Mersin’deki bir depoyu kiralamak yerine, satın aldı. Çünkü kiraladığında her yıl fiyatı artıyordu. Şimdi kendi varlığını oluşturdu. Ve Afrika’ya tüm Türkiye’yi erişebiliyor.”
— Ahmed El-Masri, Mısır’lı lojistik uzmanı

Kültürel Uyum: Burası Sadece Bir Liman Değil, Bir Ev

Mersin, artık kültürel olarak da Kuzey Afrika’ya açık. Liman çevresindeki restoranlarda humus, kibbeh ve tagine servis ediliyor. Camilerde Arapça vaazlar okunuyor. Günlük hayatta Arapça konuşulan cümleler artık normal.
Bazı firmalar, çalışanlarına Arapça dil kursu veriyor.
Diğerleri, müşterileri için özel Arapça web siteleri ve WhatsApp destek hatları açtı.

“Burada kimse yabancı değil,” diyor bir Tunuslu girişimci. “Seninle konuşan kişi, senin gibi düşünüyor. Senin kültürünü anlıyor. Senin için çalışmak istiyor.”

Gelecek Adım: Sizin İçin Ne Yapmalısınız?

Eğer Kuzey Afrika’dan bir yatırım yapmayı planlıyorsanız — ne kadar küçük ya da büyük olursa olsun — Mersin, size bir kapı açıyor.

 Ücretsiz “Afrika Giriş Noktası Turu” için kayıt olun: 3 gün, 5 proje, Arapça rehber, liman gezisi, gümrük tanıtımı ve yemek davetiyle.
 Haziran 2025’te yapılacak “Kuzey Afrika Ticaret Zirvesi”’ne katılın — burada Mısır, Cezayir ve Tunus hükümet temsilcileriyle doğrudan görüşme şansı bulacaksınız.
 WhatsApp üzerinden sanal tur çekin, metrekare fiyatlarını anında alın, ödeme planını görün.

Son Söz

Mersin, sadece bir liman değil.
Bir köprü.
Bir bağ.
Bir kapı.

Bu kapı, Afrika’yı Türkiye’ye, Türkiye’yi de Afrika’ya bağlıyor.
Ve bugün, bu kapının anahtarını elinde tutanlar —
Mısır’lılar, Cezayir’liler, Tunuslular, Libya’lılar.

Onlar artık sadece müşteriler değil.
Mersin’in yeni sahipleri.

Bir gün, bir limanın yanında duran bir depo, bir ofis, bir fabrika…
Olsa da, aslında bir ülkenin geleceğiyle ilgiliydi.

Mersin, bu geleceğin evi.